Atatürk
Atatürk

NAFTA’dan USMCA’ya

NAFTA; ABD, Kanada ve Meksika arasında ekonomik olarak büyük farkı kapatmak adına 12 Ağustos 1992 tarihinde imzalanan antlaşmadır. “Ekonomideki büyük farklılıkları kaldırmak” olarak bahsedilen mefhumun özü üç ülke için, diğer bir söylem ile Kuzey Amerika kıtasında toplu olarak ekonomik istikrar sağlama amacıdır. NAFTA antlaşmasına göre, bazı tarım ürünleri hariç üye ülkeler arasındaki ticarete uygulanan gümrük vergileri bazı istisnalar dışında devre dışı bırakılacaktır. Yani, ülkeler arasında bir serbest ticaret bölgesi oluşturulacaktır. Antlaşmanın özündeki mantığı özetlemek gerekir ise ABD ve Kanada’nın Meksika’ya yatırımları artacak, yatırım yapan ülkeler de ucuz işgücünden yararlanabileceklerdir. Ancak altı çizilmelidir ki, Meksika’nın işsizlik oranı düşerken ABD’de ortaya çıkan işsizlik artışı sendikalar tarafından tepki görmüştür. 

Antlaşmanın yürürlüğünden ve üç dünya arasındaki antlaşmadan, dünya ülkelerinin nasıl faydalandığından bahis etmeye Kanada dolarının ABD doları karşısında düşük seyretmesinin sebebini izah ederek başlamak gerekir. Kanada’yı üs olarak kabul eden bazı AB ülkeleri ve yatırımcılar, iş gücünden ve işçilik maliyetlerinin düşük olmasını da haklı sebeplerine ekleyerek ABD pazarına rahatlıkla girebilmektedir. Yani,  NAFTA, Kanada’nın iç piyasanın küçük olmasının ya­rattığı dezavantajı ortadan kaldırmakta ve girişimcilere dünyanın en büyük pazarlarından birisini açmaktadır. Bir süre sonra, öncelerde yalnızca üç ülke arasında olan gümrük vergileri hükmü ülkeler aracılığıyla gelen yatırımcılar için de kaldırılmış, ayrıca yatırımcılar “tahkim kurullarında tek taraflı dava açma” durumunun varlığı ile hukuki olarak güvenceye alınmıştır. Otomotiv mevzuunda antlaşmanın etkileri daha çok görülmüş, yine düşük kur, işçilik gibi sebeplerden ötürü Kanada’ya çok yatırım yapılmış ve adeta ABD ve Kanada’nın üretim sistemleri birleşmiştir. Tabii zengin doğal kaynaklara sahip olan Kanada, ABD firmaları tarafından ilgi görmüştür. Doğal kaynaklar, girdi maliyetini azaltmış ve gözle görülecek bir avantaj sağlamıştır. Söz konusu ülkeler arasında süre gelen bu devinim, 2016 yılında ABD’de başkan seçilen Trump’ın ABD’nin zarar gördüğüne dair söylemleri ile sekteye uğramıştır. Açıkçası, Trump NAFTA’dan çıkmayı ve birliği dağıtmayı istemiştir. Bunun en mühim sebeplerinden biri Meksika’dan gelen işçi dalgasının Amerikalı orta sınıfın işlerine verdiği zarardan kaynaklanmaktadır. 2017’de NAFTA’nın yeniden müzakere edilmesi kararını alan taraflar, küresel ticaret ilişkileri açısından önemli gelişmelere yol açacak bir süreci başlatmışlardır. 2017’den 10 Aralık 2019’a dek süren sert pazarlıklar sonucu NAFTA tarihe karışarak yerini USMCA Antlaşması’na bırakmıştır. 29 Ocak 2020’de imzalanan ve 1 Temmuz 2020’de yürürlüğe giren USMCA Antlaşması’nın NAFTA Antlaşması’ndan önemli ayrımlarını dört maddede sıralayabiliriz:

  • *Otomobil sektörü
  • *Süt ürünleri
  • *Fikri mülkiyet hakları
  • *Geçerlilik süresi

Aşikârdır ki, bu dört maddeden diğerlerine nazaran fark yaratacak olan otomobil sektörüdür. Daha yüksek vergilerle muhatap olunacağı bilinmektedir. Otomotiv sektörünün zarar görmesi ihtimalinin yüksekliği yalnızca Meksika için değil tüm kıta için geçerlidir. 

NAFTA Antlaşması’ndan farklı olarak, USMCA Antlaşması bir süre sınıra tabi tutulmuştur.

6 yılda bir gözden geçirilecek olan söz konusu antlaşma, uzatılmaması dâhilinde 16 yıl sonra sona erecektir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz