Atatürk
Atatürk

Ortak Türk Mirası: Almatı Bölgesi’nde Geleneksel Kımızmurundık Kutlaması

Atın Türk halkı için yeri çok özeldir; göçebe Türk döneminden itibaren at, yaşam tarzlarında çok önemli bir rol oynamıştır. Kazak halkının dünya görüşünde, düşünce yapısı ve dilinde ata dair özgün bir felsefi ve kültürel sistem oluşmuştur. Bu sistemin izleri, insan ile atın birlikte yaşamaya başladığı eski çağlardan itibaren görülmektedir. Bundan dolayı eski Türk halkları arasında ata dair birçok özel gelenekler ve efsaneler oluşmuştur. “Kımızmırındık”, Türk halklarına özgü, at sütünden yapılan kımız içeceğinin halka ikram edilmesiyle başlayan sezonun açılışına dair bir gelenektir. Bu gelenek tüm Türk halklarında ortak olsa da, her biri bu töreni farklı isimlerle ve kendilerine özgü özelliklerle kutlar.

Kazak bozkırlarında “Kımızmırındık” geleneği 18. ve 19. yüzyıllardan itibaren düzenli olarak kutlanmaya başlanmıştır. Ancak Rusya’nın sömürgeciliğe başlamasıyla birlikte, toprakların daralması nedeniyle at yetiştirilecek alanların yetersizliği bu geleneğin yavaş yavaş azalmasına yol açtı. Sovyetler Birliği (SSCB, 1920–1990) döneminde ise tamamen durduruldu. Günümüzde ise Kazakistan’ın tüm bölgelerinde ve büyük şehirlerinde “Kımızmırındık” yeniden kutlanmakta ve bir bayram havasında geçmektedir. Kımızmırındık’ın amacı – yılın ilk kımızının içilmesini kutlamaktır. Taylar bağlanıp, kısraklar sağılmaya başlandıktan sonra elde edilen süt biriktirilip mayalanır. Bu şekilde birkaç gün boyunca toplanan kımız için yaşlılar ve komşular “Kımızmırındık”a davet edilir. Yani ilk kımız insanlara törenle sunulur ve “herkese nasip olsun” dileğiyle ikram edilir. Yaşlılar ev sahibine teşekkür edip, hayır duasını verir. Bu gelenek halkın misafirperverliğini, cömertliğini, yiğitliğini ve birlik ruhunu yansıtır. 21 Haziran’da Almatı bölgesinde geleneksel “Kımızmırındık” töreni modern büyük bir festivale dönüştürülerek muhteşem bir şölen şeklinde kutlandı. Şölene, Almatı bölgesine bağlı on ilçe ile ev sahibi olan Kegen ilçesinin her köyünden katılım oldu. Yaklaşık elli adet Kazak çadırı (yurt) kurulup, misafirler karşılandı ve ağırlandı. Kegen ilçesi, Almatı bölgesindeki en büyük ilçelerden biridir; köklü bir geçmişe sahip bu bölge, hem doğal güzellikleriyle hem de tarihi efsaneleriyle zengindir. Bunlardan biri de Karkara yaylasıdır. Eskiden Sakalar ve Usunlara (Üysün) yurt olan bu geniş yaylada, 19. yüzyılda Çin, Kırgızistan ve Rusya’dan tüccarlar gelip ortak ticaret yaptığı büyük Karkara Panayırı düzenlenmiştir. Daha sonra, 1916 yılında Kazak bozkırlarında Rus sömürgeciliğine karşı başlayan Ulusal Kurtuluş Ayaklanması’nın önemli merkezlerinden biri olmuştur. İşte böylesine tarihi öneme sahip Karkara yaylasında her yıl “Kımızmırındık” geleneği sürdürülmekte. Bu yıl düzenlenen şölene on bine yakın insan katıldı. Katılımcılar arasında Çin, Kırgızistan ve Rusya’dan gelen misafirler de yer aldı. Kırgızlar sınırın hemen yanında bulundukları için festivale sadece misafir olarak değil, aynı zamanda festival kapsamında düzenlenen çeşitli yarışmalara da aktif olarak katıldılar.

Festival kapsamında çeşitli programlar düzenlendi. Özellikle at yarışı ve ata dair spor türleri, güç gerektiren geleneksel güreş müsabakaları, koç kaldırma yarışı, etno-festival sergisi ve modern sahnede sanatçıların konseri gibi etkinlikler gerçekleştirildi.

“Kımızı en çok üreten ilçe Kegen olduğu için ‘Kımızmırındık’ festivali her yıl ilçemizde düzenleniyor. Ayrıca eski Türklerden günümüze ulaşan geleneklerimizi yeniden canlandırıp, bu festivali tüm Türklere ortak büyük bir etno-festivale dönüştürsek mi diye bir düşüncemiz de yok değil,  аyrıca gelenek gereği, festivale gelen misafirlere yaklaşık bir ton kımız ücretsiz olarak ikram edildi.” dedi Kegen İlçesi Valisi Nurbakıt Tengizbayev.

P.S. Kımızmırındık sadece kımız içme şenliği değil, atalarımızdan miras kalan zengin kültürü, göçebe yaşam tarzını ve Türk dünyasının birliğini yeniden canlandıran önemli bir etkinliktir.

Kegen bölgesinde her yıl geleneksel olarak kutlanan bu bayram, günümüzde milli ruhu canlandıran, gençleri köklü tarihimizle tanıştıran büyük bir kültürel olaya dönüşmüştür.

Halkın yoğun katılımı ve yurtdışından gelen misafirlerin ilgisi, Kımızmırındık’ın sadece yerel değil, uluslararası bir etno-festivale dönüşmeye layık olduğunu göstermektedir.

Bu tür etkinlikler sayesinde Kazak halkı gelenek ve göreneklerini sadece korumakla kalmaz, aynı zamanda onları gururla gelecek nesillere aktarır.

                                               Aida Kozhmambetova
Kazakistan

Fotoğraflar: Dostcan Balabekoğlu

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz